Regnum The Crown Otel

Regnum The Crown’un iç mekân tasarımı, doğal malzemelerin zamansız karakterini çağdaş bir mekânsal deneyimle yeniden yorumlama yaklaşımıyla şekilleniyor. Traverten, doğal taş, mermer, ahşap ve bronz tonlarındaki metal yüzeyler; toprak tonlarının hâkim olduğu bir palet içerisinde bir araya geliyor. Bu malzeme seçimi, her bileşenin doğal özelliklerini ön plana çıkarırken, abartıdan uzak ama etkileyici bir atmosfer oluşturmayı amaçlıyor.

Mekânsal kurgu, keskin açılardan kaçınarak akışkan ve eğrisel formları tercih ediyor. İç mekânlarda konkav ve konveks köşe geçişlerinden tavan yüzeylerine kadar uzanan bu tutarlı eğrisellik, mekâna yumuşak ve kesintisiz bir ritim kazandırıyor. Bu yaklaşımla yalnızca dingin ve bütüncül bir atmosfer değil, aynı zamanda alışılmış formların dışına çıkarak mekânda beklenmedik deneyimler yaratmak da hedefleniyor. Tasarım, sınırları zorlayan ama kullanıcıda denge ve huzur hissi uyandıran bir mekânsal dil kuruyor.

MÜŞTERİ
Carya Turizm

KATEGORİ
Konaklama

SERVİS
İç Mimari Tasarım ve Uygulama

ALAN
100000 m²

KONUM
Antalya, Türkiye
TAKIM
İç Mimari Tasarım ekibi
Hüray Erk, Kağan Erk, Ali Şamlı, Bahar Durmuş, Başak Çelik, Begüm Sırtıoğlu, Belemir Kıroğlu, Beyza Kirişcan, Buğrahan Karakaş, Ceren Su Çelik, Efsun Gürsoy Önalp, Elmas Aydoğan, Emir Erol, Fatih Köstem, Kübra Deliağaoğlu, Merve Özdemir, Murat Saner, Özgür Karakılıç, Selen Gürsoy, Zeynep Merve Hocaoğlu

Çatı Dış Mekan Tasarım Ekibi:
Kağan Erk, Hüray Erk, Oğuzhan Güler, Çağla Ertaş, Merve Yumuk

DURUM / TARİH
Tamamlandı / 2025

Regnum The Crown’un oda iç mekânları, projenin genel iç mimari manifestosuyla uyumlu şekilde; dinginlik, doğadan referanslar ve mekânsal denge ekseninde şekilleniyor. Renk, doku ve form geçişlerinin özenle kurgulandığı bu tasarım yaklaşımı, açıklık ve yalınlık hissiyle birlikte akışkan ve tutarlı bir atmosfer yaratıyor.

Tasarımın merkezinde yer alan doğa teması, yalnızca malzeme seçimleriyle değil, aynı zamanda desenlerin incelikli kullanımıyla da güçleniyor; bu sayede mekâna ölçülü ve ritmik bir karakter kazandırılıyor. Her bir öğe, dengeli bir kompozisyonun parçası olarak bütünlüğe hizmet ediyor ve zamansız, dingin bir iç mekân deneyimi sunuyor.

Oda iç mekânlarının tasarımında doğal ışığın etkili kullanımı temel bir tasarım ilkesi olarak ele alındı. Gün ışığına erişimi olan tüm yüzeyler, mekânsal atmosferi güçlendirecek şekilde özenle kurgulandı. Yapay aydınlatma ise, doğal ışığı destekleyen sıcak ve yumuşak senaryolarla kurgulanarak günün farklı saatlerinde dengeli ve tutarlı bir aydınlık hissi sağlıyor.

Regnum markasıyla özdeşleşen yaprak motifi, iç mekâna özgün bir karakter kazandırmak amacıyla farklı malzeme ve yüzeylerde yeniden yorumlanıyor. Bu formun çeşitli varyasyonları; ahşap, seramik, tekstil ve doğal taş gibi malzemeler aracılığıyla tasarıma entegre edilerek, marka hikâyesi malzeme paleti üzerinden incelikli bir şekilde aktarılıyor. Yüzeylerde yer alan yumuşak dalgalanmalar, bakışı yönlendiren bir hareket hissi yaratırken, mekânsal akışkanlığı destekleyen kontrollü bir dinamizm sunuyor.

Katmanlama, tasarımın temel stratejilerinden biri olarak benimsendi. Malzeme geçişleri, dokusal karşıtlıklar ve ritmik tekrarlar her bir odada mekânsal zenginlik ve görsel derinlik yaratıyor. Doğal ve sağlam malzemelerin eğrisel geometrilerle buluştuğu yüzeylerde, form ve malzeme arasındaki etkileşim özellikle vurgulanıyor. Sakin ve durağan bir ritmin hedeflendiği odalarda katmanlar düzenli şekilde tekrar ederken, daha dinamik bir deneyimin arandığı alanlarda form çeşitliliği mekânsal hareketi artırıyor. Bu yaklaşım, kullanıcının mekânla kurduğu fiziksel ve duyusal ilişkiye uyumlu, akışkan ve çok boyutlu bir deneyim sunuyor.